X Anasayfa Platform Hakkımızda Danışmanlık Çözümler Referanslar Blog İletişim Giriş Yap

Blog

Çalışan Deneyimini ve İş Yaşamını Yeniden Değerlendirmek

McLean & Company tarafından hazırlanan 2022 İK Trendleri Raporu[1]’na göre işe alım ve iyi bir çalışan deneyimi sağlamak kurumların 2022 İK öncelikleri arasında ilk iki sırada bulunuyor.

2021 verisi ile karşılaştırıldığında, işe alımın ilk sıradaki yerini koruduğu, çalışan deneyiminin ise beşinci sıradan ikinci sıraya yükseldiğini görüyoruz. Kuşkusuz burada en dikkat çekici bulgu, çalışan deneyiminin İK fonksiyonları içindeki önceliğinin bir önceki seneye göre bu kadar belirgin şekilde ilk sıralara yükselmesidir. İşe alım, öncelik sıralamasındaki aynı yerde (ilk sırada) kalmakla birlikte planlamalarda bir önceki seneye göre daha çok zaman ayırılacak İK fonksiyonu olarak görülmektedir.

Tüm İK fonksiyonları değerlendirildiğinde İK çalışanlarının bir önceki seneye göre belirgin bir şekilde daha fazla zaman ayıracağı iş kaleminin işe alım olduğu, değişen çalışma koşulları ile birlikte İK departmanlarının işe alım için ayıracağı sürenin 2021’e göre %25 artış göstereceği öngörülmektedir.

Kısacası İK çalışanlarının önümüzdeki sene için önem ve öncelik öngörüleri işe alım ve çalışan deneyimi konuları çevresinde şekillenmektedir.

Pandemi başlangıcıyla beraber görünür olmaya başlayan bu sürecin kendisi de üzerine düşünme şekillerimiz de yavaş yavaş değişti. Çeşitli iş istatistiklerinde çalışanların kendi istekleriyle işten ayrılma oranlarının alışıldık değerlerin üzerinde olduğunu gördük. Önce büyük istifa diye adlandırdık. Sonrasında, işlerinden ayrılan bu kişilerin başka (hatta bazen bambaşka) pozisyon, sektör veya coğrafi bölgelerde yeniden çalışmaya başladıklarını gözlemledik. Bu durumu da büyük değişim, büyük yer değişimi[2] diye tanımladık. Bugün geldiğimiz noktada ise büyük yeniden değerlendirme[3] tanımını konuşuyoruz. Çalışanlar sadece işlerini, iş koşullarını değil, hayatları ve işleri arasında nasıl bir ilişki olmasını istediklerini de yeniden değerlendiriyorlar. Süreci biraz daha detaylı incelediğimizde çalışanların işe, iş hayatına ve çalışmaya dair algılarının, değer yargılarının değiştiği, bu konularla ilgili temel bir sorgulama ve yeniden değerlendirme sürecine girdiklerini görüyoruz.

İK departmanlarının 2022 öngörüleri ve çalışma hayatına bakıştaki bu global değişimin tam da kesişim noktasında öne çıkan olgu olarak çalışan deneyimini görüyoruz. Bu yeni bakış ve yeniden değerlendirme ışığında çalışanlar, işlerinden temel ihtiyaçlarının karşılanmasının da ötesinde iyi bir hayat deneyimi bekliyorlar. Bu, bazen yapılan işin takdir edilmesi gibi basit bir beklentiyken bazen işin anlamını ve kişisel değerlerle uyumunu da içeren karmaşık bir beklenti olabiliyor. Önümüzdeki günlerde, büyük olasılıkla, bu beklentiyi karşılayabilen kurumların gerek müşteriler gerekse çalışanlar tarafından tercih edilen kurumlar olarak öne çıktığını göreceğiz.

Diğer birçok alanda olduğu gibi burada da ihtiyacı ve beklentiyi karşılamanın yolu doğru bir tanımlamadan, dolayısıyla doğru bir ölçümden geçiyor. Çalışan deneyimini iyileştirme ana hedefiyle hareket eden kurumların ve bu kurumlarda ilgili süreçlerden sorumlu kişilerin en önemli araçları ise tüm bu süreçleri kolaylıkla ölçülebilir ve takip edilebilir hale getiren iş çözümleri.

Acsight olarak, müşteri deneyimi ölçümü ve yönetimindeki tecrübemizi, uzmanlığımızı ve teknolojik altyapımızı çalışan deneyimi ölçümü ve takibi ile pekiştirerek hem müşteri hem çalışan deneyimine bütünsel bir bakış açısıyla yaklaşıyoruz.

Çözümlerimiz ile ilgili detaylı bilgi almak isterseniz: https://www.cloud4feed.com/index/iletisim

[1] 2022 HR Trends Report.https://hr.mcleanco.com/research/ss/2022-hr-trends-report

[2] https://www.inc.com/jessica-stillman/great-resignation-microsoft-linkedin-satya-nadella.html

[3] https://www.aier.org/article/the-great-reconsideration/